Geçtiğimiz günlerde Kırşehir’de düzenlenen “Bozkırın Ruhu: Kazakistan” programında sahne alan ve büyük beğeni toplayan üniversiteli gençler, bu kez ekranlar aracılığıyla Türk dünyasına seslenmeye hazırlanıyor. TRT Avaz, Kırşehir’de dans eğitmeni ve sanatçı Devrim Çalış ile birlikte önemli bir kültürel projeye imza atarak, Anadolu Türk Halk Müziği ile halk oyunlarının Türkistan’daki köklerini ortaya koyan özel bir programın çekimlerine başladı.

Programın ilk çekimleri, Kırşehir’in tarihî ve kültürel simgelerinden biri olan Ahi Evran Külliyesi içerisindeki zanaatkârlar çarşısında gerçekleştirildi. Tarih ile sanatın iç içe geçtiği atmosferde yapılan çekimlerde; Kırşehirli ritim grubu, Türk Halk Müziği sanatçıları ve Kırşehir’de öğrenim gören Kazakistanlı öğrenciler aynı sahnede buluştu. Kazak öğrenciler geleneksel çalgı dombra ile Türkistan ezgilerini seslendirirken, davul, bağlama ve kabak kemane eşliğinde Anadolu’nun köklü ritimleriyle güçlü bir kültürel bağ kuruldu.

Yetkililerden edinilen bilgilere göre, kapsamlı bir araştırma ve belgesel niteliği taşıyan programın çekimleri uzun soluklu olacak ve birkaç bölüm halinde ekranlara taşınacak. Çalışmada yalnızca müzik ve halk oyunlarına değil; Türk dünyasının ortak kültürel kodlarına, tarihsel göç yollarına, ritimlerin ve melodilerin dönüşüm sürecine de yer verilecek. Böylece izleyiciye Türkistan’dan Anadolu’ya uzanan çok katmanlı bir kültür yolculuğu sunulması hedefleniyor.

Projenin, Kırşehir’in sanatsal kimliğine önemli katkı sağlaması ve kentin Türk kültürü içindeki yerini uluslararası ölçekte görünür kılması bekleniyor. Aynı zamanda Kırşehir’in UNESCO tarafından verilen “Yaratıcı Müzik Şehri” unvanının da bu tür nitelikli yapımlarla daha da güçlenmesi amaçlanıyor.

Genç sanatçıların, akademik öğrenimleriyle geleneksel kültürü sahnede buluşturması ise projeye ayrı bir değer katıyor. Programın tamamlanmasının ardından TRT Avaz ekranlarında yayınlanması ve Türk dünyasının farklı coğrafyalarından izleyicilerle buluşması bekleniyor. Kırşehir’de başlayan bu kültürel yolculuğun, müzik ve dans aracılığıyla ortak bir hafızayı yeniden canlandırması hedefleniyor.