Kırşehirli öğretmenlerin acıları hala yüreğimizde

Kırşehir’in yiğit evladı Hüseyin Aydemir, çocukluk yıllarında kurduğu öğretmen olma hayalini gerçeğe dönüştürerek 1986’da Batman’ın Gercüş ilçesine bağlı Aydınca Köyü’ne gitti. Göreve adım attığı ilk gün, okul bahçesindeki göndere gururla Türk bayrağını çekti. O bayrak, onun için yalnızca bir kumaş parçası değil; vatan sevgisinin, görev bilincinin ve öğrencilerine bırakmak istediği en büyük mirasın simgesiydi. Ancak bu duruşu, bölgedeki teröristlerin tehditlerine hedef oldu. Hüseyin öğretmen, tüm uyarılara rağmen geri adım atmadı; o bayrağın gölgesinde çocukların umutlarının yeşereceğine inanıyordu. 11 Mart 1988’de, henüz 26 yaşında iken, görevinin başında hain bir saldırı sonucu şehit edildi. Ardında anlatılmaya devam eden bir cesaret hikâyesi, öğrencilerinin hafızasında hiç sönmeyen bir ışık bıraktı. Hüseyin Aydemir’in kabri bugün Mucur’da, sevenlerinin dualarıyla yaşatılıyor. Kırşehirli eğitim neferleri Bayram Tekin ve Yasemin Tekin de aynı ideallerle Bitlis’in Yolalan beldesine bağlı Düzköy’e gitmişlerdi. Onlar, en zor zamanlarda bile çocukların karanlığa mahkûm edilmemesi gerektiğine inanan iki fedakâr öğretmendi. Yasemin öğretmen, görevi sırasında 8 aylık hamileydi; yanlarında ise henüz 3 yaşındaki kızları Betül vardı. 25 Ekim 1993’te gerçekleştirilen alçak saldırı, yalnızca bir aileyi değil; bir hayali, bir geleceği, ve bir köyün umutlarını da hedef aldı. Bayram Tekin, Yasemin Tekin ve küçük Betül, aynı gün şehit oldular. Onların sessiz ama gururlu yolculukları bugün Çiçekdağı’nda bulunan kabirlerinde devam ediyor; hatıraları ise hem Kırşehir’in hem de bu ülkenin kalbinde yaşamayı sürdürüyor. Bu öğretmenler, birer isimden çok daha fazlası… Onlar, ışığını kaybetmeyen birer meşale, eğitimin sessiz kahramanları ve bu milletin vicdanına emanet edilmiş kutsal birer hatıradır. Ruhları şad olsun.